ELAZIĞ: Amatörce Futbolda Eleştri

Elbette "yazdığım yazıları herkes okumalı ve beğenmeli" diyebilecek kadar iddialı ve idealist değilim. Elbette her hafta bu köşede yazdıklarım en azından ilimiz amatör futbolunu sevenleri bilgilendirmek ve taraftar olduğu bir konuda bile başkasının yönlendirmesi olmadan objektif bir açıdan olaylara yaklaşmak isteyenler açısından ilimiz amatör futbolu için yazdığım yazılar ve eleştiriler yol gösterici olursa benim açımdan köşe yazılarım amacına ulaşmış sayılacaktır.
         

Bu köşemde her şey den önce amatör futbol yazarlığı yapıp ilimiz amatör futbolunu her yönüyle anlatmaya ve anlamaya çalışırken, hiç bir zaman isimler, kurumlar, kuruluşlar, takımlar üzerinden polemik yapmak olmadı olmayacak da. İlimiz amatör futbolunun magazin boyutundan ziyade teknik, ekonomik ve yapısal boyutunu konuşacağız.

Hiç bir takıma, kuruma, kuruluşa veya isimler hakkında amigoluk veya teknik direktörlük yapmaya niyetim yok.. Elbette bolca eleştireceğiz, ama eleştirirken de yapıcı olmaya, ikaz edici olmaya daha doğrusu kendimizce olmaya ve gerekeni objektif bir dille okuyucularımıza eleştirilerimizi sunmaya çalışacağız.
           
Bir örnek verirsek Elazığ Belediye spor geçtiğimiz haftalarda  Teknik Direktör değişikliğine gitti ve il dışından  Hasan VEZİR hocamızla anlaştı. Anlaştı anlaşmasına da  vebali TÜFAD.'a kesildi. Birden herkes spor'da memleket milliyetçisi oldu.
           
Niye ilimizden bir Antrenör atanmadı diye eleştiriler yapıldı çizildi. Bu fikre bende katıldım kendimce, ama hiç birimiz sormadık beyler Elazığ Belediye Spor'u bu günlere kim getirdi diye.

Sayın Bülent GÜLLÜ yıllarını Elazığ Belediye Spor 'a vererek, Amatör ligden Spor Toto 3. Lige getirene kadar gecesini gündüzüne kattı ama hiç birimiz bu kardeşimiz Elazığ'lı yerli Antrenör bir gün de onu onure edelim diye bir çaba sarf etmedik.  Veya niye istifa etti diye bir araştırma içerisine girmedik. Bülent GÜLLÜ hocamıza başarılar dilerken, kendi değerlerimize, bundan sonra hem yazıp çizenlerin, hem de yöneticilerimizin gereken önemi vereceği dileğiyle.
         
Futbolun da bir spor dalı olduğunu hiç unutmayacağız. Futbolun insanlar arasında, düşmanlık yaratan bir oyun değil aksine bir dostluk unsuru olarak kabul edilmesi için hepimizin uğraş verilmesi gerektiğini savunacağız.
           
İlimiz amatör futbolunda da, ülkemiz futbolunda da rekabet sadece oyuncular açısından geçerli olmalıdır. Kazanan içinde kaybeden içinde önemli olan camiası ve takımı için dürüstçe ve fair yarışmak olmalıdır. Her  şey sahada, oyun alanında ve oyun içerisinde kalması gerektiğini  bilincinde olmalıyız.
         
Seyircilerin, taraftarın gayesi de futbolun güzelliklerini görmek ve bunu eşiyle dostuyla paylaşmak olmalıdır.
         
Mübarek Kurban Bayramınızı en içten dileklerimle kutlar. Sağlık ve mutluluklar dilerim.

Sami TÜRKMEN