Antrenorler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Antrenorler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
22 Ocak 2011
TÜFAD: Antrenör Lisans Kursları Başvuru Sistemi Yenilendi
Kategori
Antrenorler,
TUFAD
Türkiye Futbol Federasyonu tarafından yenilenen Antrenör Lisans Kursları Talimatı uyarınca, Antrenör Lisans Kursları başvuru sistemi yenilendi. Daha önce tff.org internet sitesi üzerinden yapılan başvurular, yeni talimat doğrultusunda geçersiz sayılacağı için, kurslara katılacak olan kursiyerlerin yeni hazırlanan Kurs Katılım Formunu'nu doldurması gerekmektedir.
Yapılan başvurular, belirlenen kriterler ışığında yapılan değerlendirme sonucu kursa katılım sıralaması belirlenecek. Başvuru Formu dolduran kursiyerlerin, verdikleri bilgileri resmi evraklarla belgelendirmeleri istenilecek, aksi durumda başvurular geçersiz sayılacaktır.
Haziran 2011 tarihine kadar planlanan kurslara katılabilmek için, son başvuru tarihi 21 Şubat 2011 olarak belirlendi.
ANTRENÖR KURS BAŞVURUSU İÇİN TIKLAYINIZ
http://www.tff.org/default.aspx?pageID=228&ftxtID=6065
Devamını Oku
Yapılan başvurular, belirlenen kriterler ışığında yapılan değerlendirme sonucu kursa katılım sıralaması belirlenecek. Başvuru Formu dolduran kursiyerlerin, verdikleri bilgileri resmi evraklarla belgelendirmeleri istenilecek, aksi durumda başvurular geçersiz sayılacaktır.
Haziran 2011 tarihine kadar planlanan kurslara katılabilmek için, son başvuru tarihi 21 Şubat 2011 olarak belirlendi.
ANTRENÖR KURS BAŞVURUSU İÇİN TIKLAYINIZ
http://www.tff.org/default.aspx?pageID=228&ftxtID=6065
22 Temmuz 2010
ANTRENÖRLER: İstanbul TÜFAD Şubesinden İlkyardım Kursu
Kategori
Antrenorler,
TUFAD
Türkiye Faal Antrenörler Derneği (TÜFAD) İstanbul Şubesi, ilk yardım kursu düzenliyor. İlk etabı yapılan kursların 2. etabı 22 Temmuz, son etabı ise 24 Temmuzda yapılacak. İşte TÜFAD İstanbul Şubesinin konu ile ilgili duyurusu:
Spor yaralanmalarının tüm branşlar içinde en çok görüldüğü futbolda, dünya ligleri hatta dünya kupasında yaşanılan saha içi ölümleri ve önemli sakatlanmaların olmasından yola çıkarak ve UEFA (Union of European Football Associations) normları baz alınarak, TFF (Türkiye Futbol Federasyonu) yönetim kurulunun 17.02.2009 tarihli kararıyla kabul edilmiş, 18.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren antrenör lisansı kursları iç talimatı gereğince; yeni lisans alacak ya da lisans yükseltmek isteyen antrenörlerimizin ilk yardım eğitimi almasını ve bu eğitim sonunda sağlık bakanlığı onaylı ilk yardımcı sertifikası belgesine sahip olmasını şart koşmuştur.
Türkiye Futbol Federasyonu'nun açtığı antrenörlük kurslarına başvurmak için ilk yardımcı sertifikasına sahip olma zorunluluğu getirilmiştir.
TÜFAD (Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği) İstanbul Şubesi tarafından Özel Şafak İlk Yardım Eğitim Kurumlarına bağlı İstanbul İlk Yardım Eğitim Merkezi ile birlikte Sağlık Bakanlığı onaylı ilk yardım eğitimleri yapılacaktır. Eğitim 16 saat (2 gün) sürecek ve her katılımcıya 2 sınav hakkı verilecektir. Kurs ücreti kişi başına; 250 TL'dir (fiyata KDV dahildir). Eğitim sonunda Sağlık Bakanlığı'nın düzenlediği sınava girilecek başarılı olanlara Sağlık Bakanlığı adına İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından onaylı ilk yardımcı sertifikası ve kimlik kartı verilecektir.
Bilgilerinizi ve gereğini rica ederiz.
Saygılarımızla,
Yönetim Kurulu a.
Süleyman TOHUMCU
Başkan
KURS TARİHLERİ :
19-20/07/2010
22-23/07/2010
24-25/07/2010
İSTANBUL Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu
(Orhan Saka Amatörler Evi) İstinye
Kurs ile ilgili notlar;
Kurs grupları 20 kişi ile sınırlıdır
Eğitim saatleri; 09.00-12.00 / 13.00-18.00
Öğle yemeği, kitaplar, kırtasiye v.b. verilecektir.
Eğitimlere devam zorunluluğu vardır
Eğitimlere spor kıyafetle katılmak mecburidir.
Kurs ücretleri; Türkiye İş Bankası Beylerbeyi Şubesi TR73 00064 00000 111360 147827 no'lu TÜFAD İstanbul Şb.,hesabına,yatırılacaktır.
Alınan dekont 0 (212) 564 32 22 no'lu telefona fakslandıktan sonra kursiyer kendine uygun kurs tarihi için 0 (212) 564 32 21 no'lu telefondan rezervasyon yaptıracaktır.
NOT:
TÜFAD’ın sizler için hazırlamış olduğu bu kurs Programından daha çok antrenörün yararlanabilmesi için lütfen bu bilgileri çevrenizdeki meslektaşlarınızla paylaşınız.
Kurs grupları 20 kişi ile sınırlı olduğundan istediğiniz dönemdeki kurslara katılabilmek için lütfen erken kayıt yaptırınız.
31 Mayıs 2010
MANİSA: Bölgesel Futbol Antrenörleri Gelişim Semineri
Kategori
Antrenorler,
Manisa Amator Lig
İlimizde iki yılda bir düzenlenen Futbol Antrenörleri Gelişim Semineri Çok Amaçlı Spor Salonu’nda yapıldı. Bu yılki seminere amatörde uzun yıllar başarılı şekilde futbol oynayan Rahmetli Yıldırım Alpay’ın ve Manisanın köklü kulüplerinden Donatımspor’un yöneticisi olan Kasap Emin Kaçar’ın adı verilmişti. Seminerin açılış konuşmasını yapan valimiz Celaleddin Güvenç”Bu seminerin açılış konuşmasında yapmaktan onur duydum. Seminerin ismi de gerçekten çok güzel. Günümüzde de futbol hayatın çok önemli bir parçası. Bu noktada gerçekten bir sektör konumunda. Ama her şeyden önce futbolun da bir spor olduğu asla unutulmamalıdır. Antrenörler bence takımın yüzde on beşi falan değil, her şeyidir. O bir lider ve yöneticidir.”diyordu.
Seminerde TFF Tutor Eğitmeni Coşkun Süer Gençlik Geliştirme Ve Hif, Antrenör iletişimi ve etkileşimi, maç gözlem ve analizi konularında, Ramazan Torunoğlu Beni kim? neden ve nasıl keşfedecek? Futboldaki yeni gelişmeler ve eğilimler konularında katılımcılara bilgiler verdiler. Kaleci eğitimi konusunda Ali Kaymaz da çeşitli bilgiler verdi. Ayrıca seminerde amatör futboldaki tehditler konulu panelde de Cbü Besyo Öğretim Görevlisi Yrd. Dç. Gökhan Çobanoğlu önderliğinde Tff Futbol İl Temsilcisi Erol Timur, Fifa Hakemimiz Yunus Yıldırım ve Öğretim Görevlisi Kenan Alptekin “Amatör Futboldaki Tehditler ve Fırsatlar”konusunda ilimizin futboldaki sorunlarını antrenörler ile tartıştılar.
Seminerin plaket dağıtımı töreninde de valimiz Celaleddin Güvenç’e ilimizin başarılı teknik adamlarında Atilla Özcan’a, seminer eğitmenlerine, basın mensuplarına, ayrıca seminerin adını taşıyan Emin Kaçar ve rahmetli Yıldırım Alpay adına da Vergi Dairesi Müdür Yardımcısına, Cbü Rektörü Semra Öncü’ye, Fifa hakemimiz Yunus Yıldırım’a plaket takdim edildi. Seminer sertifika dağıtılması ile sona erdi.
Bu yılki seminer diğer yıllara göre seminerimiz daha düzeyliydi. Yalnız bu tür seminerler için Çok Amaçlı Spor Salonumuz uygun değil. en önemli sorun da ses sorunu..Bunun yanında öğleden sonraya kalınca bir isteksizlik oluşuyor. Bunun yerine bu tür seminerlerin 10.00-14.00 arasında tek seansta yapılması daha uygun olacaktır kanaatindeyim.Bu seminerin en önemli yanı da bu seminere girmeyen arkadaşlarımızın iki yıl antrenörlük yapamayacak olmasıdır.İnşallah daha uzun yıllar ve daha güzel organizasyonlar yapmak ve İlimiz futbolunu da daha güzel yerlere taşımak temennisiyle.
Hepinize İyi Günler
Devamını Oku
Seminerde TFF Tutor Eğitmeni Coşkun Süer Gençlik Geliştirme Ve Hif, Antrenör iletişimi ve etkileşimi, maç gözlem ve analizi konularında, Ramazan Torunoğlu Beni kim? neden ve nasıl keşfedecek? Futboldaki yeni gelişmeler ve eğilimler konularında katılımcılara bilgiler verdiler. Kaleci eğitimi konusunda Ali Kaymaz da çeşitli bilgiler verdi. Ayrıca seminerde amatör futboldaki tehditler konulu panelde de Cbü Besyo Öğretim Görevlisi Yrd. Dç. Gökhan Çobanoğlu önderliğinde Tff Futbol İl Temsilcisi Erol Timur, Fifa Hakemimiz Yunus Yıldırım ve Öğretim Görevlisi Kenan Alptekin “Amatör Futboldaki Tehditler ve Fırsatlar”konusunda ilimizin futboldaki sorunlarını antrenörler ile tartıştılar.
Seminerin plaket dağıtımı töreninde de valimiz Celaleddin Güvenç’e ilimizin başarılı teknik adamlarında Atilla Özcan’a, seminer eğitmenlerine, basın mensuplarına, ayrıca seminerin adını taşıyan Emin Kaçar ve rahmetli Yıldırım Alpay adına da Vergi Dairesi Müdür Yardımcısına, Cbü Rektörü Semra Öncü’ye, Fifa hakemimiz Yunus Yıldırım’a plaket takdim edildi. Seminer sertifika dağıtılması ile sona erdi.
Bu yılki seminer diğer yıllara göre seminerimiz daha düzeyliydi. Yalnız bu tür seminerler için Çok Amaçlı Spor Salonumuz uygun değil. en önemli sorun da ses sorunu..Bunun yanında öğleden sonraya kalınca bir isteksizlik oluşuyor. Bunun yerine bu tür seminerlerin 10.00-14.00 arasında tek seansta yapılması daha uygun olacaktır kanaatindeyim.Bu seminerin en önemli yanı da bu seminere girmeyen arkadaşlarımızın iki yıl antrenörlük yapamayacak olmasıdır.İnşallah daha uzun yıllar ve daha güzel organizasyonlar yapmak ve İlimiz futbolunu da daha güzel yerlere taşımak temennisiyle.
Hepinize İyi Günler
28 Nisan 2010
ANTRENÖRLER: Genç Antrenörlerin Önü Açılmalı
Kategori
Adana Amator Lig,
Antrenorler
Türkiye’nin en genç profesyonel kulüp antrenörü Ramazan Çelik, Adana futbolunun en büyük sorununun antrenörlerin kendilerini geliştirememesi olduğunu dile getirdi
Genç antrenörlerin önü açılmalı
Ramazan Çelik.. Eski futbolcu ve yeni antrenör. O, mektepli bir spor adamı olarak kısa antrenörlük yaşamına Narlıca Cesurspor, Çukurova Üniversitesi Spor Kulübü ve Kuzey Adanaspor gibi amatör takımlarda altyapı ve yardımcı hocalık görevleri ile 3. Lig ekiplerinden Bursa Nilüferspor’da kondisyonerlik gibi önemli işler sığdırdı. Türkiye’nin en genç profesyonel kulüp antrenörü ünvanını alan Çelik, Çukurova Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Meslek Yüksekokulu Antrenörlük Eğitimi Bölümü’nden mezun. Henüz 26 yaşında ve antrenörlük kariyerinin başında. Mezuniyetten sonra hızla yukarıya tırmanırken, kendi memleketinin futbolunun sorunlarına da kafa yoran ve Adana’da antrenörlüğün gelişmesi için çaba harcayan Çelik, Adana futbolunun içinde bulunduğu durumu, antrenörlerin bilgi eksikliğini, kariyerini ve hedeflerini Güney Haber Gazetesi spor sorumlusu Serkan Bildi’ye anlattı. İşte Çelik’in penceresinden Adana futbolunun görünmeyen yüzü.
Öncelikle Ramazan Çelik’i tanıyabilir miyiz?
Çukurova Üniversitesi Antrenörlük Eğitimi Bölümü’nden geçen yıl mezun oldum. 2007 yılında Narlıca Cesurspor’da antrenörlüğe başladım. Daha sonra Çukurova Üniversitesi Spor Kulübü’nde ve Kuzey Adanaspor’da çalıştım. Cesurspor B Genç takımı kategorilerinde Play-off’a kaldı. Oradan gelen çocuklar bu sezon kulübe tarihinde ilk kez 1. Amatör Küme’de şampiyonluğa oynayan bir takım kimliğini kazandırdı. A Gençler’de de Play-off’a katılma başarısı gösterip, Türkiye finalleri biletini son maçta kaçırdı. Sezon başında da Bursa Nilüferspor’da ilk profesyonel takım deneyimini tattım. Türkiye’nin en genç profesyonel takım antrenörü oldum. Nilüferspor’da Nihat Tümkaya, Mehmet Ak, Çetin Aykut gibi hocalarla çalışma fırsatı buldum ve iyi bir ekip oluşturduk.
Türkiye’nin genç antrenörü olarak Adana’da antrenörlük mesleğinin hak ettiği yerde olduğunu düşünüyor musun?
Kesinlikle Adanalı antrenörler çağın çok gerisinde. Adana futbolunun içinde bulunduğu acı durumun, antrenörlerin teknik anlamda yetersizliklerinden, bilimsellikten uzak olmalarından ve bu konuda onlara aktarılan bilgi eksikliğinden kaynaklandığını düşünüyorum. Antrenörler ne yazık ki yeterli değil. Eğitim sorunu var. Maddi olanaksızlıklardan dolayı yargılamak istemiyorum. Ama bir şeylerin de değiştirilmesi lazım. Şu anda profesyonel takımlarımızın altyapılarında bile bazı eksiklikler var. Amatör takımlarda ise bu sorun çok daha büyük boyutta.
Adana’da birçok amatör takım var. Bu işi layığıyla yapan antrenörlerle çalışan hiç amatör kulübümüz yok mu ya da işi layığıyla yapan antrenör?
Takımlarımız maalesef gelişigüzel antrene edildiği için böyle. O kulüpte de eksiklikler var ama Gençlerbirliği’ni en azından sistemli çalışarak başarılı oldukları için örnek gösterebilirim. Antrenörlerde sadece bilimsel eksiklik yok. Futbolcularla iletişim eksikliği de var. Maçlarda antrenörler tarafından futbolculara küfürler ediliyor. Anlık başarıya önem veriliyor. Özellikle altyapıda bu denli yaklaşım yanlış. Adana Demirspor’da bir takım şeyler değişti. Adanaspor Süper Genç takımı olduğu dönemde de bariz yanlışlara şahit olmuştum.
Çalıştığın kulüplerde nelerle karşılaştın. Bir şeyler değiştirebildin mi?
Kuzey Adanaspor’da B Genç takımı sorumluluğu ve yardımcı antrenörlük yaptım. En rahat çalışma ortamı bulduğum kulüptü. B Genç takımla 7 maçta 7 galibiyet aldık. İletişimsizlik içerisinde bazı şeylerden yoksun kalmıştım. Onlar bana o kadar sıcak yaklaştı ki, güven sağladık. Antrenman tekniklerini doğru biçimde aktardım. Mesleğimle ilgili önemli bir seminer vardı. O seminere katılıp döndükten sonra bu kadar başarılı olduğum halde sanıyorum maddi imkansızlıktan kulüp benimle yollarını ayırdı. Ayrılırken futbolcular bana sarılıp ağladılar. Onlara yaklaşım tarzım bunu sağlamıştı. Çok üzüldüm. Ve o takım Play-off’a çıkamadı..
Narlıca Cesurspor’da çalıştırdığın futbolcular bu sezon hayli başarılı oldu. Bunda senin de payın olduğunu düşünüyor musun?
Aradan 2 yıl geçmiş, daha sonra onlara diğer hocalarının da katkısı olmuştur. Başarılarında benim payım ne dersen, yüzde vermek yanlış olur. Ama vardır payımız. Çok daha iyi yerlere gelebilecek çocuklar vardı aralarında. Ama maddi sıkıntılar ve aile sorunları bazı şeylere engel oluyor.
Peki Adana futbolunun sorunu sadece antrenör yetersizliğinden mi, futbolcularda da devamsızlık ve ciddiyetsizlik sorunu yok mu?
Futbolcularda da birtakım eksiklikler var ama onlarda çok büyük yanlış aramak hata olur. Gelişmekte olan futbolcularda futbol mantığı aranmamalı. Antrenörlerin yanlışları olduğu kadar, tesisleşme sorunu da var. Malzeme yok, tesis yok. Kulüplerin genelinde en gerekli alet olan nabız ölçer saatler bile yok. Antrenörlere çok da fazla suç bulmuyorum. Sistemli bir şekilde çalışmak için maddi imkan, tesis lazım. Bunun için federasyonun da üstüne düşen görevi yaptığını sanmıyorum. Üstüne düşeni yapsaydı, antrenörler idmana sigara ile güneş gözlüğü ile çıkmazdı. Oyuncularla iletişimi nasıl kuracağını bilirdi. Bunun için seminerler düzenlenebilirdi.
Çalıştığın kulüpler arasında Çukurova Üniversitesi de var. Kurum ekibinde bahsettiğin imkanların hemen hepsi mevcut. Bunu nasıl değerlendiriyorsun?
ÇÜSK’te çalıştığım dönemde evet eksik yoktu ve her türlü imkan vardı. Buna rağmen oradaki antrenörler, hocalar, bilimsel metotlardan yararlanmıyor. Genç takımda ilk defa ben testler yaptım. Şaşkınlık içerisinde beni izlediler. Orada bile bu sorun varsa, bir şeyler eksik demektir.
Bu sorunların ortadan kalkması için antrenörlerin eğitimi, daha geniş düşünebilmeleri ve modernleşmeleri için neler yapılabilir?
Bu konuda TÜFAD’a (Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği) büyük iş düşüyor. Antrenörlere belirli dönemlerde seminerler verilmeli. Eğitici seminerlerin sonunda antrenörlerin bilgi birikim düzeylerini ve bu seminerlerden ne kadar yararlandıklarını tespit edilebilen sınavlar düzenlenmeli. Tüm katılımcıların önünde sunum yaptırılmalı. Çık bize anlat denmeli. Bu hem özgüven sorunu olan Adanalı antrenörlere özgüven kazandırır, hem o antrenörün konuyu kavramasını sağlar, hem iletişimini geliştirir. Hem de bu sayede antrenörlerin kendilerini ne kadar geliştirebildikleri görülür.
Peki genç ve gelişmekte olan bir antrenör olarak bu saydıklarının yapılmadığı Adana’da kendini geliştirebilmek için neler yapıyorsun?
Kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Ulusal ve uluslar arası 9 seminere katıldım ve buralardan sertifikalar aldım. Yurtdışında eğitim almak istiyorum. Üniversiteden mezun olup, profesyonel takımda kısa sürede çalışan biriyim. Adana’daki bu ortamı görünce burada görev almak istemiyorum. Ancak Adanalıyım ve Adana’ya Adana takımlarına her şeye rağmen hizmet etmek, katkı koymak isterim. İnşallah kısmet olursa düşüncelerimi hayata geçirebileceğim bir kulüpte çalışmayı elbette isterim. Nilüferspor’da çalıştığımız ekiple sistem geliştirmeye çalışıyoruz. Futbolcunun sosyal, fiziksel boyutlarını da düşünerek, iyi bir şekilde antrene etme sistemi. Bu şekilde başarısız olma şansı yok..
Futbolun sorunlarında yöneticilerin de payının olduğunu düşünüyor musun?
Elbette profesyonel kulüplerde bu sorun daha da ön plana çıkıyor. Amatör takımlarda yönetici anlamında bir sorunla karşılaşmadım. Çukurova Üniversitesi’nde antrenör Nuri Yıldız’la birlikte çalıştım. Cesurspor’da da yönetici yoktu. En huzurlu çalıştığım takım dediğim gibi Kuzey Adanaspor’du. Akademisyen gençlere örnek tutum ve yaklaşımları var. Futbolcuya yaklaşım konusunda da sıkıntı çekmedim orada. İlişkilerim halen çok iyi. Narlıca Cesurspor ve Kuzey Adanaspor’a teşekkür borçluyum. Cemil Arıkan’a da teşekkür ediyorum.
Son olarak özellikle de amatör takımlara, yöneticilere, antrenörlere mesajın var mı?
Takımların üniversiteden çıkan genç hocalara değer vermeleri gerekiyor. TÜFAD olarak da okumuş antrenörlerin önlerini açmak adına bir şeyler yapılmalı. Profesyonel kulüplerde de kesinlikle genç ve üniversiteli antrenörlere görev verilmelidir demiyorum kesinlikle şans verilmelidir. Verilmiyorsa eksikliktir. A takıma, milli takıma oyuncu vermek istiyorlarsa bunu yapmalılar.
Teşekkürler..
Ben teşekkür ederim..
Çelik’in katıldığı seminerlerden bazıları:
1. Fizyoloji Sempozyumu (Konya)
2. Fizyoloji Sempozyumu (İzmir)
Antrenman Bilimi Sempozyumu (Ankara)
Uluslar arası Spor Bilimleri Kong. (Bolu)
Fenerbahçe 100. Yıl Sempozyumu (İstanbul)
Futbol Bilim Kongresi (Antalya)
Haber: Serkan BİLDİ
Devamını Oku
Genç antrenörlerin önü açılmalı
Ramazan Çelik.. Eski futbolcu ve yeni antrenör. O, mektepli bir spor adamı olarak kısa antrenörlük yaşamına Narlıca Cesurspor, Çukurova Üniversitesi Spor Kulübü ve Kuzey Adanaspor gibi amatör takımlarda altyapı ve yardımcı hocalık görevleri ile 3. Lig ekiplerinden Bursa Nilüferspor’da kondisyonerlik gibi önemli işler sığdırdı. Türkiye’nin en genç profesyonel kulüp antrenörü ünvanını alan Çelik, Çukurova Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Meslek Yüksekokulu Antrenörlük Eğitimi Bölümü’nden mezun. Henüz 26 yaşında ve antrenörlük kariyerinin başında. Mezuniyetten sonra hızla yukarıya tırmanırken, kendi memleketinin futbolunun sorunlarına da kafa yoran ve Adana’da antrenörlüğün gelişmesi için çaba harcayan Çelik, Adana futbolunun içinde bulunduğu durumu, antrenörlerin bilgi eksikliğini, kariyerini ve hedeflerini Güney Haber Gazetesi spor sorumlusu Serkan Bildi’ye anlattı. İşte Çelik’in penceresinden Adana futbolunun görünmeyen yüzü.
Öncelikle Ramazan Çelik’i tanıyabilir miyiz?
Çukurova Üniversitesi Antrenörlük Eğitimi Bölümü’nden geçen yıl mezun oldum. 2007 yılında Narlıca Cesurspor’da antrenörlüğe başladım. Daha sonra Çukurova Üniversitesi Spor Kulübü’nde ve Kuzey Adanaspor’da çalıştım. Cesurspor B Genç takımı kategorilerinde Play-off’a kaldı. Oradan gelen çocuklar bu sezon kulübe tarihinde ilk kez 1. Amatör Küme’de şampiyonluğa oynayan bir takım kimliğini kazandırdı. A Gençler’de de Play-off’a katılma başarısı gösterip, Türkiye finalleri biletini son maçta kaçırdı. Sezon başında da Bursa Nilüferspor’da ilk profesyonel takım deneyimini tattım. Türkiye’nin en genç profesyonel takım antrenörü oldum. Nilüferspor’da Nihat Tümkaya, Mehmet Ak, Çetin Aykut gibi hocalarla çalışma fırsatı buldum ve iyi bir ekip oluşturduk.
Türkiye’nin genç antrenörü olarak Adana’da antrenörlük mesleğinin hak ettiği yerde olduğunu düşünüyor musun?
Kesinlikle Adanalı antrenörler çağın çok gerisinde. Adana futbolunun içinde bulunduğu acı durumun, antrenörlerin teknik anlamda yetersizliklerinden, bilimsellikten uzak olmalarından ve bu konuda onlara aktarılan bilgi eksikliğinden kaynaklandığını düşünüyorum. Antrenörler ne yazık ki yeterli değil. Eğitim sorunu var. Maddi olanaksızlıklardan dolayı yargılamak istemiyorum. Ama bir şeylerin de değiştirilmesi lazım. Şu anda profesyonel takımlarımızın altyapılarında bile bazı eksiklikler var. Amatör takımlarda ise bu sorun çok daha büyük boyutta.
Adana’da birçok amatör takım var. Bu işi layığıyla yapan antrenörlerle çalışan hiç amatör kulübümüz yok mu ya da işi layığıyla yapan antrenör?
Takımlarımız maalesef gelişigüzel antrene edildiği için böyle. O kulüpte de eksiklikler var ama Gençlerbirliği’ni en azından sistemli çalışarak başarılı oldukları için örnek gösterebilirim. Antrenörlerde sadece bilimsel eksiklik yok. Futbolcularla iletişim eksikliği de var. Maçlarda antrenörler tarafından futbolculara küfürler ediliyor. Anlık başarıya önem veriliyor. Özellikle altyapıda bu denli yaklaşım yanlış. Adana Demirspor’da bir takım şeyler değişti. Adanaspor Süper Genç takımı olduğu dönemde de bariz yanlışlara şahit olmuştum.
Çalıştığın kulüplerde nelerle karşılaştın. Bir şeyler değiştirebildin mi?
Kuzey Adanaspor’da B Genç takımı sorumluluğu ve yardımcı antrenörlük yaptım. En rahat çalışma ortamı bulduğum kulüptü. B Genç takımla 7 maçta 7 galibiyet aldık. İletişimsizlik içerisinde bazı şeylerden yoksun kalmıştım. Onlar bana o kadar sıcak yaklaştı ki, güven sağladık. Antrenman tekniklerini doğru biçimde aktardım. Mesleğimle ilgili önemli bir seminer vardı. O seminere katılıp döndükten sonra bu kadar başarılı olduğum halde sanıyorum maddi imkansızlıktan kulüp benimle yollarını ayırdı. Ayrılırken futbolcular bana sarılıp ağladılar. Onlara yaklaşım tarzım bunu sağlamıştı. Çok üzüldüm. Ve o takım Play-off’a çıkamadı..
Narlıca Cesurspor’da çalıştırdığın futbolcular bu sezon hayli başarılı oldu. Bunda senin de payın olduğunu düşünüyor musun?
Aradan 2 yıl geçmiş, daha sonra onlara diğer hocalarının da katkısı olmuştur. Başarılarında benim payım ne dersen, yüzde vermek yanlış olur. Ama vardır payımız. Çok daha iyi yerlere gelebilecek çocuklar vardı aralarında. Ama maddi sıkıntılar ve aile sorunları bazı şeylere engel oluyor.
Peki Adana futbolunun sorunu sadece antrenör yetersizliğinden mi, futbolcularda da devamsızlık ve ciddiyetsizlik sorunu yok mu?
Futbolcularda da birtakım eksiklikler var ama onlarda çok büyük yanlış aramak hata olur. Gelişmekte olan futbolcularda futbol mantığı aranmamalı. Antrenörlerin yanlışları olduğu kadar, tesisleşme sorunu da var. Malzeme yok, tesis yok. Kulüplerin genelinde en gerekli alet olan nabız ölçer saatler bile yok. Antrenörlere çok da fazla suç bulmuyorum. Sistemli bir şekilde çalışmak için maddi imkan, tesis lazım. Bunun için federasyonun da üstüne düşen görevi yaptığını sanmıyorum. Üstüne düşeni yapsaydı, antrenörler idmana sigara ile güneş gözlüğü ile çıkmazdı. Oyuncularla iletişimi nasıl kuracağını bilirdi. Bunun için seminerler düzenlenebilirdi.
Çalıştığın kulüpler arasında Çukurova Üniversitesi de var. Kurum ekibinde bahsettiğin imkanların hemen hepsi mevcut. Bunu nasıl değerlendiriyorsun?
ÇÜSK’te çalıştığım dönemde evet eksik yoktu ve her türlü imkan vardı. Buna rağmen oradaki antrenörler, hocalar, bilimsel metotlardan yararlanmıyor. Genç takımda ilk defa ben testler yaptım. Şaşkınlık içerisinde beni izlediler. Orada bile bu sorun varsa, bir şeyler eksik demektir.
Bu sorunların ortadan kalkması için antrenörlerin eğitimi, daha geniş düşünebilmeleri ve modernleşmeleri için neler yapılabilir?
Bu konuda TÜFAD’a (Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği) büyük iş düşüyor. Antrenörlere belirli dönemlerde seminerler verilmeli. Eğitici seminerlerin sonunda antrenörlerin bilgi birikim düzeylerini ve bu seminerlerden ne kadar yararlandıklarını tespit edilebilen sınavlar düzenlenmeli. Tüm katılımcıların önünde sunum yaptırılmalı. Çık bize anlat denmeli. Bu hem özgüven sorunu olan Adanalı antrenörlere özgüven kazandırır, hem o antrenörün konuyu kavramasını sağlar, hem iletişimini geliştirir. Hem de bu sayede antrenörlerin kendilerini ne kadar geliştirebildikleri görülür.
Peki genç ve gelişmekte olan bir antrenör olarak bu saydıklarının yapılmadığı Adana’da kendini geliştirebilmek için neler yapıyorsun?
Kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Ulusal ve uluslar arası 9 seminere katıldım ve buralardan sertifikalar aldım. Yurtdışında eğitim almak istiyorum. Üniversiteden mezun olup, profesyonel takımda kısa sürede çalışan biriyim. Adana’daki bu ortamı görünce burada görev almak istemiyorum. Ancak Adanalıyım ve Adana’ya Adana takımlarına her şeye rağmen hizmet etmek, katkı koymak isterim. İnşallah kısmet olursa düşüncelerimi hayata geçirebileceğim bir kulüpte çalışmayı elbette isterim. Nilüferspor’da çalıştığımız ekiple sistem geliştirmeye çalışıyoruz. Futbolcunun sosyal, fiziksel boyutlarını da düşünerek, iyi bir şekilde antrene etme sistemi. Bu şekilde başarısız olma şansı yok..
Futbolun sorunlarında yöneticilerin de payının olduğunu düşünüyor musun?
Elbette profesyonel kulüplerde bu sorun daha da ön plana çıkıyor. Amatör takımlarda yönetici anlamında bir sorunla karşılaşmadım. Çukurova Üniversitesi’nde antrenör Nuri Yıldız’la birlikte çalıştım. Cesurspor’da da yönetici yoktu. En huzurlu çalıştığım takım dediğim gibi Kuzey Adanaspor’du. Akademisyen gençlere örnek tutum ve yaklaşımları var. Futbolcuya yaklaşım konusunda da sıkıntı çekmedim orada. İlişkilerim halen çok iyi. Narlıca Cesurspor ve Kuzey Adanaspor’a teşekkür borçluyum. Cemil Arıkan’a da teşekkür ediyorum.
Son olarak özellikle de amatör takımlara, yöneticilere, antrenörlere mesajın var mı?
Takımların üniversiteden çıkan genç hocalara değer vermeleri gerekiyor. TÜFAD olarak da okumuş antrenörlerin önlerini açmak adına bir şeyler yapılmalı. Profesyonel kulüplerde de kesinlikle genç ve üniversiteli antrenörlere görev verilmelidir demiyorum kesinlikle şans verilmelidir. Verilmiyorsa eksikliktir. A takıma, milli takıma oyuncu vermek istiyorlarsa bunu yapmalılar.
Teşekkürler..
Ben teşekkür ederim..
Çelik’in katıldığı seminerlerden bazıları:
1. Fizyoloji Sempozyumu (Konya)
2. Fizyoloji Sempozyumu (İzmir)
Antrenman Bilimi Sempozyumu (Ankara)
Uluslar arası Spor Bilimleri Kong. (Bolu)
Fenerbahçe 100. Yıl Sempozyumu (İstanbul)
Futbol Bilim Kongresi (Antalya)
Haber: Serkan BİLDİ
4 Ocak 2010
Anadolu Futbol Akademisi İsviçre'ye Davet Edildi
Kategori
Amator Kuluplerimiz,
Antrenorler
İsviçrede düzenlenen Minikler Turnuvasına bu yıl Anadolu Futbol Akademisi davet edildi.
Her yıl gerçekleşen turnuvada yine dünyanın tanınmış takımları yer alıyor. Anadolu Futbol Akademisi kurucusu Sayın Özcan ŞİMŞEK, turnuvanın önemini bildiklerini, dünya devleri 26 takımın içersinde olmaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getirdi.
Menejer Mehmet KAYRIM, her yıl Türkiye'den bir takımı götürdüklerini, geçtiğimiz yıl Karamürselspor takımını götürdüklerini, bu yıl Anadolu Futbol Akademisini özellikle seçtiğini çünkü Anadolunun bir çok şehrinden minik kardeşlerimizi seçerek oluşturulan takımın çok yetenekli oyunculardan kurulu olduğunu belirtti.
Devamını Oku
Her yıl gerçekleşen turnuvada yine dünyanın tanınmış takımları yer alıyor. Anadolu Futbol Akademisi kurucusu Sayın Özcan ŞİMŞEK, turnuvanın önemini bildiklerini, dünya devleri 26 takımın içersinde olmaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getirdi.
Menejer Mehmet KAYRIM, her yıl Türkiye'den bir takımı götürdüklerini, geçtiğimiz yıl Karamürselspor takımını götürdüklerini, bu yıl Anadolu Futbol Akademisini özellikle seçtiğini çünkü Anadolunun bir çok şehrinden minik kardeşlerimizi seçerek oluşturulan takımın çok yetenekli oyunculardan kurulu olduğunu belirtti.
30 Mayıs 2009
Antrenörler: YILMAZ ÖZDİL’DEN AMATÖR YÖNETİCİ TARİFİ
Kategori
Antrenorler

18 Aralık 2008
Antrenörler: Amatör Futbola Gönül Verenler: Mehmet KAYRIM
Kategori
Antrenorler



Kaydol:
Kayıtlar (Atom)