20 Kasım 2009
Köşe Yazısı: Metin AYDINOĞLU "Terketmek eğer çözüm ise..."
Kategori
Kose Yazilari
İZVAK Başkanı Levent Ürkmez, Göztepe maçındaki ağır hakaretlere, küfürlere dayanamadı önce stadı terketti, sonra da yönetim kurulu ile toplu halde istifa etti. Peki kim kaybetti; İzmir futbolu, kazanan kim peki, küfür kime yaradı, kocaman bir hiiiiiç. Yazıklar olsun.
Hepimiz gidelim, bırakalım olduğu gibi statlar sadece küfürbazlara kalsın.
Çözüm bu mu yani ?.
Tam tersini yapmak gerek aslında, inadına duymamazlığa gelmek, inadına.
Küfür eden, aslında kendine eder.
Peki şöyle bir fikir cimnastiği yapalım;
Küfür eden ne kazanıyor;
Hiiiç.
Rahatlıyor mu, mutlu mu oluyor;
Yooo.
Peki; küfürde adı geçenler zarar görüyor mu ?;
Asla, yok öyle bir şey.
Pis sözün küfürbaza hiçbir getirisi yok, faydası yok, sadece küfür edilenin morali bozuluyor, sinir bozucu o kadar, onun çözümü ya sev ya terket değil asla.
Hakem ve gazeteci olarak, işitmediğim alengirli küfür, sülalemden küfürden nasibini almamış kimse kalmadı.
Beşikteki bebeklerimizden tutun da, yaşı ilerlemiş aile büyüklerimize kadar hepsine ayrı ayrı defalarca küfredildi.
Anne karnındaki bebekten, hakkın rahmetine kavuşmuşlarımızın hepsini sıradan geçirdiler.
Ölmüşlerimiz zarar görmez, duymazlar zaten onlar, büyük bir koruma altında.
Yaşayanlara da bir şey olmuyor, merak etmeyin.
20-25 yıl süresince sevgili melek annemi bulaştırdılar, sürekli dillerine.
Küfür edenler yanıldı, onun tek erkeği oldu, o da babam.
Edilen küfürdeki çirkin sözler, eyleme, icraata asla dönüşemeyeceği için sevgili anacığım Allah uzun ömürler versin, az önce ikindi namazını kıldı.
O küfredenlerin hepsi de dahil, onlar için de dualar etti.
Sabır, selamet, izan, hoşgörü, ahlak, fazilet için.
Sevgili Levent Ürkmez ağabeyi de şahsına edilen küfürleri duyunca çıldırmış, yönetim kurulu ile birlikte istifa etti.
Sonuç ne şimdi, kim kazandı peki ?.
Hiç kimse, peki kaybeden kim ?
Ağzı açık ayran budalası gibi üç büyükleri tutan, onları takip eden, izlemeye de mahkum olan İzmirliler, Egeliler yani hepimiz.
Levent ağabey, haddim değil benden çok tecrübelisiniz ve de akıl vermek değil niyetim ama...
Yerden göğe kadar haklı mısınız ?;
Evet haklısınız, tamam.
Olmaması gereken bir durum muydu;
Evet öyleydi, keşke yaşanmasaydı.
Bunlara layık mısınız ?;
Hayır değilsiniz, düşmanım bile küfür edilmeyi hak etmez.
Şu an mağdur musunuz;
Evet mağdursunuz,.
Ama böyle şak diye de istifa etmek, hem de toplu halde, ne bileyim biraz garip oldu.
İşte bu da edilen iğrenç küfürler gibi, olmadı, yakışmadı.
Küfür edenler muradına ermiş olmuyor mu şimdi, bir bakıma ?.
Ekmeklerinin üzerine bal ve kaymak sürülmüş gibi de oldu, hani.
Çekip gitmekse çözüm hep beraber gidelim, statlar tribünler tamamen küfürbazlara kalsın.
Kendileri söylesinler, kendileri dinlesinler, yankı da yapar nasıl olsa akustik olur.
Yarın, öbür gün, diğer günler Allah korusun, o günleri göstermesin ama.
İzmir ve Türk futbolu için ömrünü harcayan değerli büyüklerim Nevzat Güzelırmak’a ve Halil Kiraz’a Allah yazdıysa bozsun dilim varmıyor ancak.
Birileri yanılıp yenilip, onlara da ağzından küfür kaçırırsa, küfürler yağdırırsa, işte o an dünyanın sonu geldi demektir, ben de yıkılırım.
Mayaların 2012’sini beklemeye gerek yok, bittiğimizin resmidir.
Tekrarlıyorum, edilen istifayla sadece ve sadece İzmir futbolu kaybedecek.
Kazananını ise asla olmayacak.
Peki Levent ağabey, kusura bakma ama, şimdi pişman mısınız, ani karar olarak mı değerlendiriyorsunuz veya keşke maça gitmeseydim mi diyorsunuz bilemiyorum ama ?.
Sen yanmazsan, ben yanmazsam nasıl çıkacak karanlıklar aydınlığa ?.
Stadı terk ederken de ışıkları da söndürüp gittiniz be Levent ağabey, karanlıklarda kaldık hem de vallahi.
METİN AYDINOĞLU 20 / Kasım / 2009
Hepimiz gidelim, bırakalım olduğu gibi statlar sadece küfürbazlara kalsın.
Çözüm bu mu yani ?.
Tam tersini yapmak gerek aslında, inadına duymamazlığa gelmek, inadına.
Küfür eden, aslında kendine eder.
Peki şöyle bir fikir cimnastiği yapalım;
Küfür eden ne kazanıyor;
Hiiiç.
Rahatlıyor mu, mutlu mu oluyor;
Yooo.
Peki; küfürde adı geçenler zarar görüyor mu ?;
Asla, yok öyle bir şey.
Pis sözün küfürbaza hiçbir getirisi yok, faydası yok, sadece küfür edilenin morali bozuluyor, sinir bozucu o kadar, onun çözümü ya sev ya terket değil asla.
Hakem ve gazeteci olarak, işitmediğim alengirli küfür, sülalemden küfürden nasibini almamış kimse kalmadı.
Beşikteki bebeklerimizden tutun da, yaşı ilerlemiş aile büyüklerimize kadar hepsine ayrı ayrı defalarca küfredildi.
Anne karnındaki bebekten, hakkın rahmetine kavuşmuşlarımızın hepsini sıradan geçirdiler.
Ölmüşlerimiz zarar görmez, duymazlar zaten onlar, büyük bir koruma altında.
Yaşayanlara da bir şey olmuyor, merak etmeyin.
20-25 yıl süresince sevgili melek annemi bulaştırdılar, sürekli dillerine.
Küfür edenler yanıldı, onun tek erkeği oldu, o da babam.
Edilen küfürdeki çirkin sözler, eyleme, icraata asla dönüşemeyeceği için sevgili anacığım Allah uzun ömürler versin, az önce ikindi namazını kıldı.
O küfredenlerin hepsi de dahil, onlar için de dualar etti.
Sabır, selamet, izan, hoşgörü, ahlak, fazilet için.
Sevgili Levent Ürkmez ağabeyi de şahsına edilen küfürleri duyunca çıldırmış, yönetim kurulu ile birlikte istifa etti.
Sonuç ne şimdi, kim kazandı peki ?.
Hiç kimse, peki kaybeden kim ?
Ağzı açık ayran budalası gibi üç büyükleri tutan, onları takip eden, izlemeye de mahkum olan İzmirliler, Egeliler yani hepimiz.

Yerden göğe kadar haklı mısınız ?;
Evet haklısınız, tamam.
Olmaması gereken bir durum muydu;
Evet öyleydi, keşke yaşanmasaydı.
Bunlara layık mısınız ?;
Hayır değilsiniz, düşmanım bile küfür edilmeyi hak etmez.
Şu an mağdur musunuz;
Evet mağdursunuz,.
Ama böyle şak diye de istifa etmek, hem de toplu halde, ne bileyim biraz garip oldu.
İşte bu da edilen iğrenç küfürler gibi, olmadı, yakışmadı.
Küfür edenler muradına ermiş olmuyor mu şimdi, bir bakıma ?.
Ekmeklerinin üzerine bal ve kaymak sürülmüş gibi de oldu, hani.
Çekip gitmekse çözüm hep beraber gidelim, statlar tribünler tamamen küfürbazlara kalsın.
Kendileri söylesinler, kendileri dinlesinler, yankı da yapar nasıl olsa akustik olur.
Yarın, öbür gün, diğer günler Allah korusun, o günleri göstermesin ama.
İzmir ve Türk futbolu için ömrünü harcayan değerli büyüklerim Nevzat Güzelırmak’a ve Halil Kiraz’a Allah yazdıysa bozsun dilim varmıyor ancak.
Birileri yanılıp yenilip, onlara da ağzından küfür kaçırırsa, küfürler yağdırırsa, işte o an dünyanın sonu geldi demektir, ben de yıkılırım.
Mayaların 2012’sini beklemeye gerek yok, bittiğimizin resmidir.
Tekrarlıyorum, edilen istifayla sadece ve sadece İzmir futbolu kaybedecek.
Kazananını ise asla olmayacak.
Peki Levent ağabey, kusura bakma ama, şimdi pişman mısınız, ani karar olarak mı değerlendiriyorsunuz veya keşke maça gitmeseydim mi diyorsunuz bilemiyorum ama ?.
Sen yanmazsan, ben yanmazsam nasıl çıkacak karanlıklar aydınlığa ?.
Stadı terk ederken de ışıkları da söndürüp gittiniz be Levent ağabey, karanlıklarda kaldık hem de vallahi.
METİN AYDINOĞLU 20 / Kasım / 2009
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 Yorum:
Yorum Gönder