28 Nisan 2010

ANTRENÖRLER: Genç Antrenörlerin Önü Açılmalı

Türkiye’nin en genç profesyonel kulüp antrenörü Ramazan Çelik, Adana futbolunun en büyük sorununun antrenörlerin kendilerini geliştirememesi olduğunu dile getirdi

Genç antrenörlerin önü açılmalı
Ramazan Çelik.. Eski futbolcu ve yeni antrenör. O, mektepli bir spor adamı olarak kısa antrenörlük yaşamına Narlıca Cesurspor, Çukurova Üniversitesi Spor Kulübü ve Kuzey Adanaspor gibi amatör takımlarda altyapı ve yardımcı hocalık görevleri ile 3. Lig ekiplerinden Bursa Nilüferspor’da kondisyonerlik gibi önemli işler sığdırdı. Türkiye’nin en genç profesyonel kulüp antrenörü ünvanını alan Çelik, Çukurova Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Meslek Yüksekokulu Antrenörlük Eğitimi Bölümü’nden mezun. Henüz 26 yaşında ve antrenörlük kariyerinin başında. Mezuniyetten sonra hızla yukarıya tırmanırken, kendi memleketinin futbolunun sorunlarına da kafa yoran ve Adana’da antrenörlüğün gelişmesi için çaba harcayan Çelik, Adana futbolunun içinde bulunduğu durumu, antrenörlerin bilgi eksikliğini, kariyerini ve hedeflerini Güney Haber Gazetesi spor sorumlusu Serkan Bildi’ye anlattı. İşte Çelik’in penceresinden Adana futbolunun görünmeyen yüzü.

Öncelikle Ramazan Çelik’i tanıyabilir miyiz?

Çukurova Üniversitesi Antrenörlük Eğitimi Bölümü’nden geçen yıl mezun oldum. 2007 yılında Narlıca Cesurspor’da antrenörlüğe başladım. Daha sonra Çukurova Üniversitesi Spor Kulübü’nde ve Kuzey Adanaspor’da çalıştım. Cesurspor B Genç takımı kategorilerinde Play-off’a kaldı. Oradan gelen çocuklar bu sezon kulübe tarihinde ilk kez 1. Amatör Küme’de şampiyonluğa oynayan bir takım kimliğini kazandırdı. A Gençler’de de Play-off’a katılma başarısı gösterip, Türkiye finalleri biletini son maçta kaçırdı. Sezon başında da Bursa Nilüferspor’da ilk profesyonel takım deneyimini tattım. Türkiye’nin en genç profesyonel takım antrenörü oldum. Nilüferspor’da Nihat Tümkaya, Mehmet Ak, Çetin Aykut gibi hocalarla çalışma fırsatı buldum ve iyi bir ekip oluşturduk.

Türkiye’nin genç antrenörü olarak Adana’da antrenörlük mesleğinin hak ettiği yerde olduğunu düşünüyor musun?

Kesinlikle Adanalı antrenörler çağın çok gerisinde. Adana futbolunun içinde bulunduğu acı durumun, antrenörlerin teknik anlamda yetersizliklerinden, bilimsellikten uzak olmalarından ve bu konuda onlara aktarılan bilgi eksikliğinden kaynaklandığını düşünüyorum. Antrenörler ne yazık ki yeterli değil. Eğitim sorunu var. Maddi olanaksızlıklardan dolayı yargılamak istemiyorum. Ama bir şeylerin de değiştirilmesi lazım. Şu anda profesyonel takımlarımızın altyapılarında bile bazı eksiklikler var. Amatör takımlarda ise bu sorun çok daha büyük boyutta.

Adana’da birçok amatör takım var. Bu işi layığıyla yapan antrenörlerle çalışan hiç amatör kulübümüz yok mu ya da işi layığıyla yapan antrenör?

Takımlarımız maalesef gelişigüzel antrene edildiği için böyle. O kulüpte de eksiklikler var ama Gençlerbirliği’ni en azından sistemli çalışarak başarılı oldukları için örnek gösterebilirim. Antrenörlerde sadece bilimsel eksiklik yok. Futbolcularla iletişim eksikliği de var. Maçlarda antrenörler tarafından futbolculara küfürler ediliyor. Anlık başarıya önem veriliyor. Özellikle altyapıda bu denli yaklaşım yanlış. Adana Demirspor’da bir takım şeyler değişti. Adanaspor Süper Genç takımı olduğu dönemde de bariz yanlışlara şahit olmuştum.  
Çalıştığın kulüplerde nelerle karşılaştın. Bir şeyler değiştirebildin mi?

Kuzey Adanaspor’da B Genç takımı sorumluluğu ve yardımcı antrenörlük yaptım. En rahat çalışma ortamı bulduğum kulüptü. B Genç takımla 7 maçta 7 galibiyet aldık. İletişimsizlik içerisinde bazı şeylerden yoksun kalmıştım. Onlar bana o kadar sıcak yaklaştı ki, güven sağladık. Antrenman tekniklerini doğru biçimde aktardım. Mesleğimle ilgili önemli bir seminer vardı. O seminere katılıp döndükten sonra bu kadar başarılı olduğum halde sanıyorum maddi imkansızlıktan kulüp benimle yollarını ayırdı. Ayrılırken futbolcular bana sarılıp ağladılar. Onlara yaklaşım tarzım bunu sağlamıştı. Çok üzüldüm. Ve o takım Play-off’a çıkamadı..

Narlıca Cesurspor’da çalıştırdığın futbolcular bu sezon hayli başarılı oldu. Bunda senin de payın olduğunu düşünüyor musun?

Aradan 2 yıl geçmiş, daha sonra onlara diğer hocalarının da katkısı olmuştur. Başarılarında benim payım ne dersen, yüzde vermek yanlış olur. Ama vardır payımız. Çok daha iyi yerlere gelebilecek çocuklar vardı aralarında. Ama maddi sıkıntılar ve aile sorunları bazı şeylere engel oluyor.

Peki Adana futbolunun sorunu sadece antrenör yetersizliğinden mi, futbolcularda da devamsızlık ve ciddiyetsizlik sorunu yok mu?

Futbolcularda da birtakım eksiklikler var ama onlarda çok büyük yanlış aramak hata olur. Gelişmekte olan futbolcularda futbol mantığı aranmamalı. Antrenörlerin yanlışları olduğu kadar, tesisleşme sorunu da var. Malzeme yok, tesis yok. Kulüplerin genelinde en gerekli alet olan nabız ölçer saatler bile yok. Antrenörlere çok da fazla suç bulmuyorum. Sistemli bir şekilde çalışmak için maddi imkan, tesis lazım. Bunun için federasyonun da üstüne düşen görevi yaptığını sanmıyorum. Üstüne düşeni yapsaydı, antrenörler idmana sigara ile güneş gözlüğü ile çıkmazdı. Oyuncularla iletişimi nasıl kuracağını bilirdi. Bunun için seminerler düzenlenebilirdi.

Çalıştığın kulüpler arasında Çukurova Üniversitesi de var. Kurum ekibinde bahsettiğin imkanların hemen hepsi mevcut. Bunu nasıl değerlendiriyorsun?

ÇÜSK’te çalıştığım dönemde evet eksik yoktu ve her türlü imkan vardı. Buna rağmen oradaki antrenörler, hocalar, bilimsel metotlardan yararlanmıyor. Genç takımda ilk defa ben testler yaptım. Şaşkınlık içerisinde beni izlediler. Orada bile bu sorun varsa, bir şeyler eksik demektir.

Bu sorunların ortadan kalkması için antrenörlerin eğitimi, daha geniş düşünebilmeleri ve modernleşmeleri için neler yapılabilir?

Bu konuda TÜFAD’a (Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği) büyük iş düşüyor. Antrenörlere belirli dönemlerde seminerler verilmeli. Eğitici seminerlerin sonunda antrenörlerin bilgi birikim düzeylerini ve bu seminerlerden ne kadar yararlandıklarını tespit edilebilen sınavlar düzenlenmeli. Tüm katılımcıların önünde sunum yaptırılmalı. Çık bize anlat denmeli. Bu hem özgüven sorunu olan Adanalı antrenörlere özgüven kazandırır, hem o antrenörün konuyu kavramasını sağlar, hem iletişimini geliştirir. Hem de bu sayede antrenörlerin kendilerini ne kadar geliştirebildikleri görülür.

Peki genç ve gelişmekte olan bir antrenör olarak bu saydıklarının yapılmadığı Adana’da kendini geliştirebilmek için neler yapıyorsun?


Kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Ulusal ve uluslar arası 9 seminere katıldım ve buralardan sertifikalar aldım. Yurtdışında eğitim almak istiyorum. Üniversiteden mezun olup, profesyonel takımda kısa sürede çalışan biriyim. Adana’daki bu ortamı görünce burada görev almak istemiyorum. Ancak Adanalıyım ve Adana’ya Adana takımlarına her şeye rağmen hizmet etmek, katkı koymak isterim. İnşallah kısmet olursa düşüncelerimi hayata geçirebileceğim bir kulüpte çalışmayı elbette isterim. Nilüferspor’da çalıştığımız ekiple sistem geliştirmeye çalışıyoruz. Futbolcunun sosyal, fiziksel boyutlarını da düşünerek, iyi bir şekilde antrene etme sistemi. Bu şekilde başarısız olma şansı yok.. 
Futbolun sorunlarında yöneticilerin de payının olduğunu düşünüyor musun?

Elbette profesyonel kulüplerde bu sorun daha da ön plana çıkıyor. Amatör takımlarda yönetici anlamında bir sorunla karşılaşmadım. Çukurova Üniversitesi’nde antrenör Nuri Yıldız’la birlikte çalıştım. Cesurspor’da da yönetici yoktu. En huzurlu çalıştığım takım dediğim gibi Kuzey Adanaspor’du. Akademisyen gençlere örnek tutum ve yaklaşımları var. Futbolcuya yaklaşım konusunda da sıkıntı çekmedim orada. İlişkilerim halen çok iyi. Narlıca Cesurspor ve Kuzey Adanaspor’a teşekkür borçluyum. Cemil Arıkan’a da teşekkür ediyorum.

Son olarak özellikle de amatör takımlara, yöneticilere, antrenörlere mesajın var mı?

Takımların üniversiteden çıkan genç hocalara değer vermeleri gerekiyor. TÜFAD olarak da okumuş antrenörlerin önlerini açmak adına bir şeyler yapılmalı. Profesyonel kulüplerde de kesinlikle genç ve üniversiteli antrenörlere görev verilmelidir demiyorum kesinlikle şans verilmelidir. Verilmiyorsa eksikliktir. A takıma, milli takıma oyuncu vermek istiyorlarsa bunu yapmalılar.
Teşekkürler..
Ben teşekkür ederim..


Çelik’in katıldığı seminerlerden bazıları:
1. Fizyoloji Sempozyumu        (Konya)
2. Fizyoloji Sempozyumu        (İzmir)
Antrenman Bilimi Sempozyumu    (Ankara)
Uluslar arası Spor Bilimleri Kong.    (Bolu)
Fenerbahçe 100. Yıl Sempozyumu    (İstanbul)
Futbol Bilim Kongresi        (Antalya)

Haber: Serkan BİLDİ

0 Yorum:

Kural18.net Hakem Alışveriş Sitesi