16 Ocak 2010

BİNGÖL: Alimoğlu "Siyasi ve Bürokrasinin Bakışı Önemlidir"


Amatör sporun geliştirilmesi için Valilik İl Özel İdaresi’nin spor bütçesinin arttırılması gerektiğini belirten ASKF Başkanı Ali Ekber Alimoğlu, bir ilin spor alanındaki ilerleyişinin, o ilin siyasi ve bürokrasi kanadının bakışıyla paralel olduğunu söyledi.

Bingöl 1. Amatör Futbol Ligi, İl Özel İdarespor-Genç Muratspor arasında oynanan final müsabakasıyla tamamlandı. Maddi ve manevi bir takım eksikliklere rağmen zor ve çekişmeli maçların oynandığı amatör ligle ilgili Kent Haber&Bingöl Medya. Com’a özel açıklamalarda bulunan Bingöl Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu (ASKF) Başkanı Ali Ekber Alimoğlu, önceli lig sürecini değerlendirdi, akabinde gelecekle ilgili görüşlerini aktardı.
Yöneltilen soruları yanıtlayan Alimoğlu, önemli notlar da düştü. İşte röportajın detayları ve spor camiasını ilgilendiren o görüşler…

Öncelikle Amatör Lig 2009–2010 sezonunda kaç takımın mücadele verdiğini ve müsabakalara ilişkin bilgi ve görüşlerinizi aktarabilir misiniz?
2009–2010 sezonunda 1. amatör kümede 16 takım, toplam 796 sporcu, 100’den fazla idareci ve antrenörle mücadele verdi. Bu rakamlar, çok büyük ve önemlidir. Bölgede en fazla faal sporcu Bingöl’dedir. Müsabakalarımız 4 ay sürdü. Çok çekişmeli müsabakalara tanıklık etti. Öyle ki, Play-Off’a çıkacak takımlar bile, son haftada belli oldu. Final maçını herkes gördü. Bingöl’e yakışır bir maç oldu. Yoğun ilgi gösterilmesi güzel bir atmosferin oluşmasını sağladı. Siyasi ve bürokrasinin ilgisi de, spor camiasını sevindirdi, aynı heyecan sahaya da yansıdı. Her şeyde önce Amatör lige iştirak eden bütün kulüp Başkanlarına, Yönetim Kurullarına, Antrenör ve sevgili sporcu kardeşlerime ve müsabakalarda görev alan sevgili hakem kardeşlerime emeklerinden dolayı çok teşekkür ediyorum,

Deminki bilgilerinizde dikkat çeken bir durum var. Geçen yıl 9 takım katılmıştı, bu yıl 16 takım. Katılımın artmasının özel bir nedeni var mı?

Nedeni şu. Sezon başında Sayın Valimiz İrfan Balkanlıoğlu’na gittik ve kulüplerimizin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıya arz ederek durumu izah ettik. Her takım için Bin’er TL yardım talebinde bulunduk. Sayın Valimiz de bu talebimizi uygun gördü ve kulüplerimize gerekli yardımda bulundu. Aynı zamanda Sayın Belediye Başkanımız Serdar Atalay’dan da taleplerimiz doğrultusunda eşofman, forma, ayakkabı ve benzeri malzeme yardımı aldık. Bunun üzerine tüm kulüplerimiz, destek verildiğini görünce lige katılmaktan geri durmadı ve sürece dâhil oldu. Bu da gösteriyor ki, gerekli destek verildiğinde sportif faaliyetleri arttırmak ve güçlendirmek çok da zor değil. Bu yılki desteklerinden ötürü Sayın Valimize ve Belediye Başkanımıza teşekkür ediyor, lige katılan kulüplerimize de tebriklerimi iletmek istiyorum.

Bingöl’deki tesis yapılaşmasının spora ve ya nezdinizde amatör lige ne gibi katkıları oldu?
Bingöl, sportif tesis açısından çok şanslı. Bölgemizdeki hiçbir ilde böylesi bir kompleks yoktur. Örneğin iki tane sentetik saha olması, haftalık maç sayısını arttırmamızı ve kışa girmeden ligi tamamlamamızı sağladı. Geçen yıl tek sentetik saha varken haftada en fazla 3 maç yaptırabiliyorduk, bu yıl 7 maç yaptırdık. İnşallah gelecek yıl Genç ve Solhan’da yapılması planlanan sahalarda tamamlanırsa (ki, sanırım çalışmalar son aşamasında yakında ihale edileceğini düşünüyorum) amatör ligde saha problemi tümüyle çözülmüş olacak. Bu tesislerin oluşturulmasında ve kullandırılmasında emeği geçenlere teşekkür ediyorum.

Hakemlere yönelik fiili saldırılar ligde olumsuz hava estirdi. Gerek hakemlere ve gerekse sporcular arasında saha içindeki tartışma ve şiddet olaylarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Öncelikle belirtmeliyim ki, olmaması gereken ancak hemen her yerde yaşanan manzaralar bunlar. Hakemlere veya rakiplere karşı şiddetle yaklaşılmasını asla tasvip edemeyiz. Sporun kardeşlik olduğunu söylüyor ve bunu anlatmaya çalışıyorsak, centilmenlikten de uzak duramayız. Hakemler, nihayetinde kamu görevi yapıyor. İnsan beşerdir. Hakemler de hata yapabilir ama bunun altını çizmek isterim ki, hiçbir hakemimiz art niyetli davranmamış, hakkaniyet ölçüsünden taviz vermemiştir. Hiçbir hakemimiz, onurunu bir kulüp başkanının bey bir başkanının etkisi altında bırakacak kadar aciz ve zayıf değildir. Sahada ne kadar iyi niyet ve centilmenlik olursa, spora ilgi de o kadar artar. Zaman zaman sahada şiddet olayları yaşanıyor. Atılan her yumruk ve şiddet içeren davranış ve fiiller bizleri derinden etkiliyor. Ama görüyoruz ki kimse kasıtlı olarak bunu yapmıyor. Çünkü karşılıklı şiddette başvuranları maçtan sonra bir arada görüyoruz. Maç esnasında sinirlere hakim olunamayabiliniyor. Gerek futbolcularımızın, antrenörlerimizin, kulüp idarecilerimizin ve gerekse taraftarlarımızın bundan sonraki süreçte daha hassas ve centilmence davranmalarını istiyoruz.

Ilıcalarspor, İl Özel İdarespor maçına çıkmadı ve final hesapları yapan Ekinyoluspor bu duruma itiraz edip şike iddiasında bulundu. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Kulüplerin sahte sporcu oynattıkları iddiaları de gündeme geliyor. Bu tür iddialar amatör lige gölge düşürür mü?
Ilıcalarspor’un sahaya çıkmamasını, spor etiğine aykırılı buluyorum. Bu durumda iyi niyet aramak mümkün değildir. Ama Ilıcalarspor’u cezalandırabilmek için elimizde bir kanıtının olması lazım. Ekinyoluspor, gösterdiği tepkide haklıydı ama ispat olmadan da bir kulüp hakkında karar vermemiz mümkün değildir. Ilıcalarspor’un bu tutumunu ve lige gölde düşüren bu tavrını önümüzdeki sezonda gözden geçireceğiz.
Sahte sporcu oynatmak, spor ahlakına uymayan ve asla kabul edilemez bir durumdur. Bu yıl amatör kümede sahte sporcu oynatılması konusunda da bir takım şifai itirazlar oldu. İtirazlar şifai olduğu için bir şey yapamıyorduk. Mesela Ilıcalarspor-Çeltik spor maçında Ilıcalar spor’un sahte futbolcu oynattığı fotoğraflar ve hakem raporlarıyla tespit edildi. Bu yüzden maçı 7–0 kazanan Ilıcalarspor, 3–0 hükmen mağlup sayıldı. Demem o ki, belge ve kanıt varsa, işlem yapmak durumundayız. Her kulüp idarecisinin haklarının korunması ve haksızlığa maruz kalmaması için gerekli talimatlar ve düzenlemeler hazırlanmış olmasına rağmen maalesef müsabaka sırasında hassas davranmayan bazı kulüp idarecilerimizin müsabaka sonrasında sonuç istedikleri gibi olmayınca itirazlar ve yakınmalar başlıyor, hakkını savunan her zaman karşılığını alacaktır.

Kent Konseyi oluşturulması için bir toplantı yapılmıştı. Burada, ‘Spor Konseyi’ oluşturulması da gündeme geldi. Bu konuda herhangi bir gelişme oldu mu?
O toplantıda gündeme geldi ve konsey oluşturulması için isimler alındı. Spor Konsey başkanlığına da ben önerildim. Toplantı sonrasında herhangi bir gelişme olmadı. İnşallah bu gelişme de somutlaşır ve spor alanındaki sorunlar bu konsey tarafından yapılacak çalışmalarla çözülür. Sadece sportif manada değil diğer bütün faaliyet alanlarında da adlandırılan konseylerin hayata geçmesi ve seçilen meclislerin görev almaları sağlanmalı. Çünkü halkın kendi kendini yönetmesi daha anlamlı olacağı gibi sorunların birinci elden dile gelmesi sağlanacak ve çözüm üretmek de o denli sağlıklı ve kısa zaman içinde hal yoluna girer diye düşünüyorum.

Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz’dan amatör kulüplere herhangi bir yardım geldi mi?
Bu anlamda Bakan Bey’le bir görüşmemiz oldu. Kulüp isimlerini, sporcu sayısını ve tüm faaliyetlerimizi brifing halinde kendisine sunduk. Sayın Bakanımız da daha sonra bu talebimizi spordan sorumlu devlet bakanına ilettiğini ve Ocak ayı sonuna kadar bu yardımların Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü kanalıyla kulüplere verileceğini söylendi. Kulüplerimize yapılması düşünülen yardım konusunda Sayın Bakanımızın hassasiyetinden dolayı da ayrıca memnun olduğumu ifade ediyor, şükranlarımı sunarım bütün kulüplerim adına. Bu konuda Sayın Bakanımızın desteklerinin artarak devam etmesini diliyorum. Bingöl’de mevcut hali hazırdaki siyaset ve bürokrasinin spora olan yatkınlıkların umut verici olduğu görmekteyim. Bana ve arkadaşlarıma düşen bu durumdan ne kadar çok daha il sporuna destek alabilirizin çalışması içinde olmaktır. Esas olarak, illerde valilerin ve belediye başkanlarının mahallerindeki amatör spora destek verebilmelerinin önündeki bütün yasal engeller kaldırılmalı ve verilecek ayni ve nakdi yardımların desteği sunan sayın vali veya belediye başkanının rahat olmaları sağlanmalı ve bu manada hesap verme kaygıları ortadan kaldırılmalıdır. Uzun zamandır taslak haline getirilen ve hala TBMM Alt Komisyonlarında görüşülen Spor Kulüpleri Yasası kanunlaşırsa bu sorunlar da ortadan kalkacak ve sporun gelişmesi için gerekli destek kendiliğinden sağlanarak hem yardımı yapanlar, hem de alanlar rahatlayacaklardır. Çünkü yasa taslağı hazırlanırken Bütün İl ASKF Başkanlarının ve daha sonrada TASKK (Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Konfederasyonu) Genel Başkanlığının görüşleri alınarak hazırlandığı için umudum o dur ki, çıkacak yasa ülke sporunun her alanda gelişmesine büyük ivme kazandıracaktır.

Kriterli Deplasmanlı Amatör lig nedir? Uygulama biçimi ve tarihi hakkında bilgi verebilir misiniz?
Kriterli deplasmanlı amatör lig T.F.F. Başkanlarından Merhum Hasan Doğan’ın bir çalışması idi. Yaşamış olsaydı belki şimdiye kadar uygulanmaya başlanmıştı. Büyük bir aksilik olmazsa 2010–2011 sezonundan itibaren uygulanacak olan Kriterli Deplasman Lig’e 2010–2011 sezonunda illerinde şampiyon olan takımların katılacağı 3. lig ayarında ancak sporcuların amatör olacağı bir lig biçimidir. Ligin biçimi ve uygulama şeklinin daha net belirginleşmesi için 6 Şubat 2010 tarihinde Ankara’da yapılacak ve benimde katılacağım toplantıda bazı kararların alınacağını bekliyoruz. Bu ligin amacı amatör sporcuların daha çok verimli hale gelemsi ve gelişmesine yönelik olup, Bingöl’deki kulüplerimizin önümüzdeki yıl için çalışmalarını bu yönde geliştirmelerini tavsiye ediyorum. Kriterli Deplasmanlı ligin ihdasından sonra 3. Profesyonel liglerin durumunun ne olacağı ile ilgili çalışmalarda T.F.F. yetkili kurullarında görüşülmektedir.

Sporun bütün ilçeler ve beldeler bazında yapılabilmesi için her hangi bir çalışmanız var mı?
Var elbette. En büyük hayalim, bütün ilçelerin ve belediyelik olan beldelerin en azından birer spor kulübüne sahip olmalarıdır. Örneğin Hiçbir kuzey ilçemizde spor kulübü yok bu manada iştigal bile edilmemekte bunu çok büyük bir eksiklik olarak görmekteyim, Görev icabı gittiğim her ilçe veya belde de mümkün olabildiğince yetkili veya meraklı olanlarla görüşmeye çaba gösteriyorum. Geçenlerde Yedisu ilçemize gittik ve Yedisu Kaymakamı Sayın Mehmet Pala ile konuştuk, ‘kulüp kuracağız’ dediler. Bu yaklaşım beni mutlu etti ve kuracakları kulüp için Yedisu’dan müracaat beklemekteyiz. Aynı şekilde Adaklı, Yayladere ve Kiğı ilçelerinin yanı sıra Sancak ve Arakonak beldelerinin de birer spor kulübü kurarak mahallerindeki gençliğe bu manada hizmet etmeli gerektiği inancındayım. Çünkü her geçen günü bataklığa biraz daha saplanan gençliğin bu yolla ıslah edilmesi sağlanabilinir. Sigara içilmesinin dahi yasaklandığı bir ülkede gençliğin daha tehlikeli olan uyuşturucu ve benzer maddeleri kullanımının önüne spor yaptırarak geçebilmek en önemli çaredir. Bu manada Sayın Valimizin İlçe Kaymakamlıklarına emir buyurmada himmetlerini beklemekteyim. Kulüp kuracağız diyen herkesin ayağına bizzat giderek sekretarya işlemlerini memnuniyetle yapacağımı da bildirmek isterim. Çağırsınlar gideyim. Kulüp kurma çağrılarını kendime emir telaki eder ve görev sayarım. Örneğin Kiğı ilçemizde spor salonu yanı sıra tam donanımlı soyunma odaları ve resmi müsabaka yapabilecek standartlara haiz futbol sahası olmasına rağmen bu tarihi ve büyük ilçemizde bir kulübün olmayışı kabul edilemez çok büyük bir eksikliktir. Özellikle bu manada Sayın Kiğı Kaymakamı ve Belediye Başkanından İlçe halkı adına beklentimi dile getirmek istiyorum.

Sonuç olarak genel bir değerlendirme yapar mısınız?
Aslında genel olarak değerlendireceğimiz öyle çok konu var ki, nerden ve nasıl başlayacağımı kestiremiyorum. Türkiye genelinde kurulan ve faaliyet gösteren bütün ASKF’lerin tek bir derdi var “BİZ BİR AİLEYİZ” mantığı çerçevesinde her kesimden spor yapmak isteyenlere destek sunmak imkân yaratmak. Bunun için zaman zaman kırıcı olduğumuz da muhakkak. TASKK Yönetim Kurulu üyesi olduğumdan Genel Merkezde her ay rutin yapılan Yönetim Kurulu toplantılarına katılıyorum ve görüyorum ki, amatör kulüplerin sorunları Bingöl’de ne ise bir başka ilde de aynıdır. Biraz daha gelişme kaydeden illerde görülen iyileşmenin o ilin siyasi ve bürokrasi kanadının bakışı ile paraleldir. Evvel emirde İl Özel İdarelerinin Spor bütçelerini gerçekçi ve kabul edilebilir halde hazırlamaları birçok sorunu ortadan kaldıracaktır. Spor alanlarını inşa etmek, okul, yol, hastane, cami ve benzeri sosyal alanlardan daha önemsiz değildir. Çünkü sporun hem sağlık, hem bir tür eğitim ve üstün ahlaka sahip olması gerektirdiğinden hareketle yola çıkarak, bir şeyin çok net altını çiziyorum. Spor yapan bir gencin kötü alışkanlıklar veya ahlaksızlıklar yaptığına pek şahit olunan bir şey değildir. Çünkü idmanda hocası sporcusuna eğitim verirken aynı zamanda ona rakibinin haklarının da olduğunu ve herkese karşı saygılı ve ahlaklı olması gerektiğini de vaaz ederek bir tür eğitimi vermektedir. Bunun için çok zor şartlarda hayatlarını idame ettiren ve aidiyet duyduğu toplumu sosyalleştirmeden başka bir düşüncesi olmayan her kulüp Başkanını ve Yönetim Kurulu üyesinin toplumun çok önemli bireyleri olduğunu her zaman söylemekteyim ve asla da bu söylemden geri durmam. Sonuç olarak amatör liglere katılan bütün kulüp idarecilerine, antrenörlerimize, sporcu kardeşlerime, her zaman hedefte olan ne İsa’ya nede Musa’ya yaranamayan sevgili hakem kardeşlerime, gözlemci ve temsilcilere ve bütün müsabakaların sağlık ve selametlik içinde bitmesine en büyük emeği harcayan İl Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet ve diğer birimlerden gelerek görev alan güvenlik güçlerine kendim ve arkadaşlarım adına yürekten teşekkür ederim. Ayrıca terfi liginde Bingöl’ü temsil edecek olan İl Özel İdare spor’a da başarılar diliyorum.

1 Yorum:

Adsız dedi ki...

başkanım keşke Elazığın ASKF başkanıda sizin gibi duyarlı olsada ilin amatörünün sorunlarını böyle tartışsın istesin sadece makam peşinde Mehmet tan olduğu için hiç bir kurum amatörümüze yardımcı olmi bırakıp getmesse bu böle devam eder gider inşallah giderde kurtuluruz.

Kural18.net Hakem Alışveriş Sitesi